Ağustos 2011

 Peygamber Efendimize inen ilk vahiy, Yüce Allah'ın Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'e gönderdiği ilk mübarek kalimeleri barındıran sure Alak Suresinin Mekke eski imamı Abdurrahman El-Sudais'in içinize dokunacak güzel sesinden okunuşuna, Arapça metnine, Türkçe okunuşuna ve Türkçe mealine aşağıdan ulaşabilirsiniz.


Dinlemek için "Play" Tuşuna Basın. 
 

Alak Suresi Arapça Metni



Alak Suresinin Türkçe Okunuşu ve Anlamı

Okunuşu

Bismillahirrahmanirrahim

1. Ikra’ bismi rabbikelleziy halak
2. Halekal’insane min ‘alak
3. Ikre’ ve rabbükel’ekrem
4. Elleziy ‘alleme bilkalem
5. Allemel’insane ma lem ya’lem
6. Kella innel’insane leyatğa
7. Erra a hustağna
8. İnne ila rabbikerrüc’a.
9. Eraeytelleziy yenha
10. Abden iza salla
11. Eraeyte in kane ‘alelhüda
12. Ev emara bittakva
13. Eraeyte in kezzebe ve tevella
14. Elem ya’lem biennallahe yera
15. Kella lein lem yentehi lenesfe’an binnasıyeh
16. Nasıyetin kezibetin hatıeh
17. Felyed’u nadiyehu.
18. Sened’uzzebaniyete.
19. Kella la tütı’hü vescüd vakterib.

Anlamı

Rahman, Rahim olan Allah'ın adıyla.

1. Yaratan Rabbinin adıyla oku!
2. O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.
3. Oku! Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
4. O Rab ki kalemle (yazmayı) öğretti.
5. İnsana bilmedikleri şeyi öğretti.
6. Gerçek şu ki, insan azar.
7. Kendini kendine yeterli gördüğü için.
8. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
9. Gördün mü şu men edeni,
10. Namaz kılarken bir kulu (Peygamber'i namazdan)?
11. Gördün mü, ya o (Peygamber) doğru yolda olur,
12. Yahut takvâyı emrediyorsa?
13. Ne dersin o (meneden, Peygamber'i) yalanlıyor ve doğru yoldan yüz çeviriyorsa!
14. (Bu adam) Allah'ın, (yaptıklarını) gördüğünü bilmez mi!
15. Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), yakalarız (cehenneme atarız).
16. O yalancı, günahkâr alından (perçemden),
17. O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın.
18. Biz de zebânîleri çağıracağız.
19. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!

 Allah insanı saygıdeğer ve aziz olarak yaratmıştır. Kendisine cüz’î irade (insanın kendi istediğince kullanabileceği karar alma yetkisi) vermiş ve onu hür yaratmıştır. İnsanı hür yarattığı, seçme ve istediğini yapma hürriyeti verdiği için yaptıklarından kendisini sorumlu tutmuştur. Hayır yaparsa mükâfatı, günah işlerse bu durumda da cezayı hak eder.

   İnsan ayrıca yeryüzünde halife olarak yaratılmış, mahlûkat emrine verilmiş ve kendisine varlıklar üzerinde tasarruf yetkisi verilmiştir. Bu yetkisini iyi kullanırsa hem dünyada hem ahirette daha iyi yaşamaya lâyık olur. Kötü kullanırsa mahlûkatın sahibi ve maliki olan Allah onların hakkını alır ve kişiyi cezalandırır. Sonuçta insan sorumsuz değildir; Allah’a karşı hesap verme durumundadır.

Hayat hakkı

   Yüce Allah Kur’ân-ı Kerim’de “Bir insanın hayatı bütün insanların hayatına denktir” (Maide, 5:32) “Birisinin günahı ile bir başkası sorumlu olmaz” (En’am, 6:164) buyurarak insan hayatının ve şahsiyetinin değerini ortaya koymuştur. Bir insan, rızası olmadan bütün insanlık için feda edilemez. Bir gemide bir masum ve on cani varsa, masumun hayatını kurtarmadan o gemi hiçbir şekilde batırılmaz. Hakikiye adalet anlayışı buna müsaade etmez.

Zayıfları ve malulleri koruma hakkı:

   Yüce Allah Kur’ân-ı Kerim’de “Harbe katılmamakta köre, topala, hastaya sorumluluk yoktur” (Fetih, 48:17) buyurur. Peygamberimiz (asm) de hadislerinde “Kadınlar, çocuklar ve tecavüz etmeyen din adamlarının haklarının dokunulmaz olduğunu” ilân etmiştir.

İnsanların şahsiyetlerinin ve kadınların namuslarının korunması: 

   Yüce Allah Kur’ân-ı Kerim’de “Alay etmeyi, dedikoduyu, zanla hüküm vermeyi ve iftirayı yasaklamıştır.” (Hucurat, 49:11-12)
Mü’minler kardeş, diğer insanlar ise insanlıkta eşittirler: Yüce Allah “Mü’minler Kardeştir” (Hucurat, 49:10) buyururken “İnsanların da bir anne-babadan yaratıldığını” (Hucurat, 49:13) ifade eder. Böylece kimsenin kimseden üstün olmadığını söyler.

Masiyetten çekinme hakkı: 

   Peygamberimiz (asm) “Allah’a isyanı emreden kula itaat yoktur” buyurarak körü körüne itaatin olmayacağını belirtmiştir. Yüce Allah “Hevasına uyan ve kendi zikrimizden kalbini gafil kıldığımız, işleri aşırılık olan kimseye itaat etme!” (Kehf, 18:28) ferman eder. Bu ayet herhangi bir zalimin Müslümanlara imam olamayacağını, Müslümanların da zalime itaat etmedikleri zaman sorumlu olmayacaklarını belirtir. “Zulme kalben meyletmek de büyük bir vebaldir.” (Hud, 11:113) Bu isyan etmek mânâsında anlaşılamaz. Zira isyan, toplumun düzenini bozan ayrı bir zulümdür. Sadece itaat edilmez ve pasif direniş yapılır, ama tecavüz edilmez.

İstişare etme ve istişareye katılma hakkı: 

   Buna “Seçme ve seçilme hakkı” da denebilir. Yüce Allah “Mü’minlerin işleri aralarında şura iledir.” (Şura, 42:38) ferman eder. Peygamberimize (asm) “Onlarla istişare et!” (Al-i İmran, 3:159) ferman eder.
Mülkiyet hakkı: Yüce Allah “Birbirinizin mallarını aranızda batıl yollarla yemeyin!” (Bakara, 2:188; Nisa, 4:29) buyurmaktadır.

Hürriyet hakkı: 

   Hz. Ömer (ra) “İslâmda hiçbir kimse haksız yere, suçu sabit olmadıkça tutuklanamaz ve hürriyet hakkı elinden alınamaz. Allah’ın hür olarak yarattığı hiçbir insan köle yapılamaz” demiştir. Hz. Ali (ra) da “Hiç kimse eyleme geçmediği sürece fikirlerinden dolayı tutuklanamaz” demişlerdir.
Özel hayatın korunması hakkı: Yüce Allah Kur’ân-ı Kerim’de “Kendi evlerinizden başka evlere izin almadan ve selâm vermeden girmeyiniz.” (Nur, 24:27) ferman eder. Ayrıca “Tecessüs etmeyin [gizlilikleri/mahremiyeti araştırmayın] ” (Hucurat, 49:12) emreder.

Zulme karşı direnme hakkı: 

   Yüce Allah Kur’ân’da “Allah sizin çirkin sözler söylemenizi ve sesinizi yükseltmenizi sevmez. Ancak zulme uğrayanlar müstesna” (Nisa, 4:148) buyurarak zulme uğrayanın ve canı yananın ve hakkı yenenin bağırma ve sesini yükseltme hakkı olduğunu ifade etmiştir.

İyilik yapanın yardım alma hakkı: 

   Yüce Allah Kur’ân-ı Kerim’de “İyilik ve takvada yardımlaşın. Kötülük ve masiyette birbirinize yardımcı olmayın” (Maide, 5:2) ferman eder.

Din ve vicdan hürriyeti ve hakkı: 

Yüce Allah insanları hür bıraktığı için dine ve inanmaya zorlamaz. Akla kapı açar, ihtiyarı elden almaz. İnsanların hür iradeleri ile hakkı ve imanı benimsemelerini ve kabul etmelerini ister. Bu sebeple “Dinde zorlama yoktur” (Bakara, 2:256) buyurur.

 Sami Yusuf'un merakla beklenen ramazana özel olarak dinleyenlerine hazırladığı "The Source" adlı parçasını aşağıdan online olarak aşağıdan dinleyebilir, şarkının Türkçe, ingilizce ve arapça çevirilerine ulaşabilirsiniz.




 Dinlemek için "Play" tuşuna basınız

THE SOURCE - Şarkı Sözleri ( Türkçe - İngilizce - Arapça )


You are the Source of all power
My need in my darkest hour
My Lord

Your Light and Love all I seek
Nothing more I'd ever want or need
My Lord


Protect me from dishonour
Grant me faith to be stronger
My Lord


ذو الجلال و الإكرام، سيد الأكوان، هو المنان
إن لي رب عظيم، ليس مثله إله، هو الرحمن

Thul-Jalali Wal-Ikraami, Sayyidal-Akwaani, howal-Mannan.
Inna li Rabbun Adheem, Laysa mithluhu Illah, howa Arrhamaan.

The most Majestic and most Bountiful, Master of the Universe, the Most Gracious.
My Lord is truly Great, none can compare to Him, He is the Most Merciful.


You are the Source of all Mercy
Infinite Light for all to see
My Lord

Some claim to represent You
But everything they do is so far away from You
My Lord


Help us to know You better
Help us love one another
My Lord

ذو الجلال و الإكرام، سيد الأكوان، هو المنان
إن لي رب عظيم، ليس مثله إله، هو الرحمن


Thul-Jalali Wal-Ikraami, Sayyidal-Akwaani, howal-Mannan.
Inna li Rabbun Adheem, Laysa mithluhu Illah, howa Arrhamaan.

The most Majestic and most Bountiful, Master of the Universe, The Most Gracious.
My Lord is truly Great, none can compare to Him, He is the Most Merciful.


كم يعاني قلبي،
لكن معي ربي
إلهي، رحمن
أنت نور الأمان

Kam yu’ani qalbi
Lakin ma’i Rabbi
Illahi, Rahmaan
Anta Noorul Amaan


How much my heart suffers,
But my Lord is with me,
My Lord, the Source of Mercy
You are the Light of Safety

I know some doors You may close
But this is how life's story goes
You are my Guide the Source of Light
My Lord


ذو الجلال و الإكرام، سيد الأكوان، هو المنان
إن لي رب عظيم، ليس مثله إله، هو الرحمن

Thul-Jalali Wal-Ikraami, Sayyidal-Akwaani, howal-Mannan.
Inna li rabun Adheem, Laysa mithluhu Illah, howa Arrhamaan.

The most Majestic and most Bountiful, Master of the Universe, the Most Gracious.
My Lord is truly Great, none can compare to Him, He is the Most Merciful.

Türkçe Çevirisi:

"Kaynak"

Sen tüm güçlerin Kaynağısın,
En karanlık anlarımda ihtiyaç duyduğumsun,
Ya Rabbim!

Tek aradığım Senin Nurun ve Senin Sevgin,
Başka bir şeyi ne istiyor , ne de ihtiyaç duyuyorum,
Ya Rabbim!

Beni onursuzluktan koru,
Bana daha güçlü olmam için iman lütfet ,
Ya Rabbim!

Evrenin en muhteşem ve en cömert , en merhametli Sahibi
Benim Rabbim gerçekten Büyüktür, hiç kimse O'nunla kıyaslanamaz, O bağışlayıcıdır.

Sen Merhamet Kaynağısın,
Her kesin görmesi için Sonsuz Nursun,
Ya Rabbim!

Seni ifade etmek için ortaya bazi iddialar atarlar,
Fakat yapılan her şey Sen'den çok çok uzak,
Ya Rabbim!

Seni daha iyi tanımamız için bize yardım et,
Birbirimizi sevmemiz için bize yardım et,
Ya Rabbim!

Evrenin en muhteşem ve en cömert , en merhametli Sahibi
Benim Rabbim gerçekten Büyüktür, hiç kimse O'nunla kıyaslanamaz, O bağışlayıcıdır.

Kalbim ne kadar acı çekerse çeksin,
Benim Rabbim benimledir.
Benim Rabbim, Merhamet Kaynağı,
Sen Güven İşığısın.

Biliyorum, Bazı kapıları kapatabilirsin,
Ancak bu hayat hikayesinin devam edişidir.
Sen benim Rehberimsin , Nur kaynağı
Ya Rabbim!

Evrenin en muhteşem ve en cömert , en merhametli Sahibi
Benim Rabbim gerçekten Büyüktür, hiç kimse O'nunla kıyaslanamaz, O bağışlayıcıdır.

-------------------------------------------------

The Source - Kaynak

Sanatçı: Sami Yusuf
Resonance Music tarafından yayınlandı.
Şirket : ETM İnternational
Şarkı Sami Yusuf tarafından yazıldı, bestelendi ve yapıldı.
Telif Hakkı ETM İnternational'a aittir. Tüm Haklar saklıdır.

Author Name

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *