Kategori: "Namaz"

Namaz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bu yazımızda Vitir namazının nasıl kılınacağıyla ilgili ve vacip olup olmadığıyla ilgili bilgiler vereceğiz. Vitir namazı 3 rekattan oluşan günün son namazıdır. Yatsı namazından sonra kılınan vitir namazının kılınışı konusunda hanefi ve şafii mezhebi arasında farklılıklar vardır. Şafiilerde 2 selamla vitir namazı eda edilirken hanefi mezhebine göre ayakta alınan tekbirle kunut duası okunur. Bu durumla ilgili "niye selam verilir" ya da "niye kunut duası okunur" gibi sorulara verilebilecek  en güzel yanıt Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in bu bilgileri bize direkt olarak aktarmasıdır.

Bu gibi konular İslamda taabbudi konulardır yani ibadetleri, hikmet ve faydalarını düşünmeksizin sadece Allah'a kulluk etme niyetiyle ve emredildiği tarzda yapmaktır. Bunlar Allah'ın bize emirleridir ve sorgusuz sualsiz yapmakla yükümlü olduğumuz konulardır. Peki Vitir namazı nasıl kılınır ?

[info title="Bilgi" icon="info-circle"] Aşağıdaki Tabloyu Mobil Cihazlarda Düzgün Görüntülemek İçin Lütfen Masaüstü Versiyona Geçiniz. [/info]
1. REKAT 2. REKAT 3. REKAT
Niyet Besmele Besmele
Tekbir Fatiha Suresi Fatiha Suresi
Subhaneke Duası Bir Sure (Zammı Surelerden) Bir Sure (Zammı Surelerden)
Euzu Besmele Rüku Ara Tekbir (Ayakta)
Fatiha Suresi Secde (2 Defa) Kunut Duaları
Bir Sure (Zammı Surelerden) Oturuş Rüku
Rüku Ettehiyyatü Duası Secde (2 Defa)
Secde (2 Defa) Oturuş
Ettehiyyatü, Salli Barik, Rabbena Duaları
Selam
Yatsı namazının hemen ardından kılınan vitir namazı 3 rekattan oluşur. Yukarda bahsettiğimiz gibi yapılması zorunlu olandır. Vitir namazına başlarken önce niyet edilir. “Niyet ettim Allah rızası için  vitir namazını kılmaya” denir. İlk iki rekâtı yukarda yazdığı üzere sabah namazı gibi kılınır. İlk oturuşta (2. Rekatta) ettahiyyatü duası okun­duktan sonra üçüncü rekata kalkılır. Besmele çekip Fatiha ve zamm-ı sure okunur. Rükuyaa eğilmeden eller kulak hizasına kaldırılarak iftitah tekbiri gibi “Allahü Ekber” diye tekbir alınır, tekrar eller bağlanır ve kunut duaları okunur. Bundan sonra rükuya varılır, secdeden sonra oturulup ettehiyyatü, Salli Barik ve Rabbena duaları okunduktan sonra selam verilir. Aslında kunut dualarını okumak vaciptir. Unutarak okumadan rükuyaa varan kimse selam verdikten sonra sehiv secdesi yapar. Kunut duasını bilmeyenler yalnız “Rabbena âtina…” duasını okuyabilir. Bu duayı da bilmeyen üç defa “Allahümmağfirlî (Allah’ım beni affet)” veya üç kere “Ya Rabbi” dese de caizdir. Ayrıca Vitir namazı  Ramazanda teravih namazından sonra cemaatle kı­lınır. Bu durumda kunut duasını hem imam hem de cemaat sessizce içinden okur.

teravih namazi
Teravih Namazı Nedir, Faziletleri Nelerdir ? Ramazan ayının gelmesiyle oruçlar tutulmaya başlandı ve ibadet kapılarının daha da açıldığı bu mübarek ayda insanlarımız ibadete yönelip hayatlarında yeni bir sayfa açmanın çabası içinde olmaya başladılar.

Ramazan ayında yapılan ve diğer aylarda yapılmayan ibadetlerden biri olan "Teravih Namazı Nedir?" ve "Teravih Namazının Faziletleri Nelerdir" sorularının cevabı şu şekildedir;

İlk olarak:

Teravih namazı nedir sorusu. Teravih namazı, alimlerin görüş birliğine vardığı bir sünnet ibadettir. Teravih namazı aynı zamanda gece namazından (kıyamdan) sayılmaktadır. Kur'an-ı Kerim ve sünnette bulunan, gece namazına teşvik ve fazîletinin beyanı hakkında bulunan deliller, Terâvih namazını da kapsar.

İkincisi: 

Ramazan kıyamı (yani Terâvih namazı), bu ayda kulun, onu vesile kılarak Allah Teâlâ'ya yakınlaşmaya çalıştığı en büyük ibâdetlerdendir. 

Değerli âlim Hâfız İbn-i Receb -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyle demiştir: 

"Bilmelisin ki Ramazan ayında mü'minin nefsi için iki cihad bir araya gelir: Oruç tutmak sûretiyle gündüz cihadı, namaz kılmak sûretiyle de gece cihadı. Kim, bu iki cihadı bir arada bulundurursa, ecri hesapsız olarak verilir." 

Ramazan gecelerini namazla geçirmeye teşvik etmek ve fazîletini açıklamak hakkında bazı özel hadisler gelmiştir. 

Bu hadislerden bazıları şunlardır: 
"Kim, Allah'ın vâdettiği sevaba inanarak ve sevabını yalnızca Allah'tan umarak Ramazan gecelerini namaz kılarak geçirirse, geçmiş (küçük) günahları bağışlanır."1

 İbn-i'l-Münzir, mağfiretin büyük ve küçük günahların hepsini kapsayacağını kesin bir dille söylemiştir.

 Fakat İmam Nevevî şöyle demiştir: 

"Fakihler nezdinde bilinen; bu mağfiretin, büyük günahların değil de sadece küçük günahlara âit olduğudur." Bazı âlimler ise şöyle demişlerdir:

"Küçük günahlara rastlamadıkça büyük günahlardan bazısı hafifletilebilir."2 

Üçüncüsü: 

Mü'minin, Ramazan'ın son on gününde ibâdet konusunda diğer günlerden daha çok gayretli olması gerekir. Çünkü Ramazan'ın son on gününde Allah Teâlâ'nın hakkında şöyle buyurduğu Kadir gecesi vardır: 

"Kadir gecesi (içerisinde Kadir gecesi olmayan) bin aydan daha hayırlıdır." 3 

 Nitekim Kadir gecesini namaz kılarak geçirmenin sevabı hakkında Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in şu hadisi gelmiştir: 

"Kim, Allah'ın vâdettiği sevaba inanarak ve sevabını yalnızca Allah'tan umarak Kadir gecesini namaz kılarak geçirirse, geçmiş (küçük) günahları bağışlanır."4 

 Bunun içindir ki Rasûlullah (sav) Ramazan'ın son on gününde diğer günlerden daha fazla ibâdet ederdi. Nitekim Âişe'den -Allah ondan ve babasından râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre o şöyle demiştir:

"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Ramazan'ın son on gününde diğer günlerden daha fazla ibâdet ederdi."5 

 Yine Âişe'den rivâyet olunduğuna göre o şöyle demiştir:

"Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, Ramazan'ın son on günü girdiği zaman eteğini toplar (eşleriyle cimâ etmekten imtinâ eder), bütün ciddiyet ve heyecanıyla geceyi uykusuz geçirerek ibâdet ve taatle ihyâ eder ve ev halkını (gece namazı kılmaları için) uyandırırdı."6 

 İmam Nevevî hadisin şerhinde şöyle demiştir: "Bu hadis, Ramazan'ın son on gününde ibâdetleri arttırmanın ve gecelerini ibâdetlerle geçirmenin müstehap olduğuna delildir."

Dördüncüsü: 

Ramazan gecelerinde Terâvih namazını cemaatle edâ etmek ve imam namazı bitirinceye kadar mescitte onunla beraber kalmak gerekir. Zirâ namaz kılan kimse, gecenin az bir vaktinde namaz kılmış olsa bile, bu ameliyle gecenin tamamını namaz kılmış gibi sevap kazanır. Çünkü Allah Teâlâ, büyük lütuf ve ihsan sahibidir. 

İmam Nevevî şöyle demiştir: 

"Terâvih namazının müstehap olduğu konusunda âlimler ittifak etmişlerdir. Fakat Terâvih namazını evinde tek başına kılması mı, yoksa mescitte cemaatle kılması mı daha fazîletlidir? Konusunda görüş ayrılığına düşmüşlerdir. 

İmam Şâfiî ile tüm ashâbı, Ebu Hanife, Ahmed, Mâlikî âlimlerin bazısı ile başka âlimler şöyle demişlerdir: 

"Ömer b. Hattab ve sahâbe'nin yaptıkları gibi, cemaatle kılması daha fazîletlidir. Nitekim müslümanlar, bu hâl üzere (cemaatle kılmaya) devam etmişlerdir." Nitekim Ebu Zer'den rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah - sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: 

"Teravih namazını imamla birlikte sonuna kadar tamamlayan kimseye, o geceyi bütünüyle ibâdetle geçirmiş gibi sevap yazılır."7 Allah Teâlâ en iyi bilendir.

Kaynakça:
  • 1 Buhârî, hadis no: 37. Müslim, hadis no: 759 
  • 2 Hâfız İbn-i Hacer, "Fethu'l-Bârî" 
  • 3 Kadir Sûresi: 3 
  • 4 Buhârî, hadis no: 1768. Müslim, hadis no: 1268 
  • 5 Müslim, hadis no: 1175 
  • 6 Buhârî, hadis no: 2024. Müslim, hadis no: 1174 
  • 7 Tirmizî, hadis no: 806. Elbânî, 'Sahîh-i Tirmizî'de hadisin sahih olduğunu belirtmiştir.


Namaz Huzur
Kıldığı namazlardan huzur bulanlar; Allah’ın takdiri icabı kıldıkları namazla birlikte işleri rast gidenler; sanıyorlar ki her namaz kılanların işleri rast gider ve namaz kıldıklarında dertlerinden ve sıkıntılarından uzak kalırlar… Böyle bir şeyin olmadığını hatırlatalım… Unutmayalım ki namaz kılan bir insan;

1- (öğrenciyse) ; zayıf alabilir.
2- Sınıfta kalabilir
3- En basit bir soruyu yapamayabilir
4- Sınıfında sevilmeyebilir
5- Yakışıklı olmayabilir
6- (esnafsa) ; iflas edebilir
7- Çeki dönebilir
8- Ev ya da iş yerine hırsız girebilir
9- Sokak ortasında dövülebilir…
10- İşleri ters gidebilir
11- Hastalanabilir…
12- (Bayansa) evde kalabilir-kısmeti çıkmayabilir.

Bu maddeleri niye yazdım?... Hani olur ki size namazı anlatırlarken Allah tarafından çok özel koruma altına alınıp korunacağınız söylenmiş olabilir. Bu yüzden dünya hayatının hiçte tozpembe olmayacağını bilmenizi istedim…

Yani namaz kılmayan bir insan yapamadığı bulmaca sorusunu namaz kılarak çözemez… Örnekleri çoğaltmak mümkün… Kısacası namaz kılan bir insan huzurlu olmaya adaydır… Özellikle de bilinçli kılıyorsa Allah ile arasında sıcak bir iletişim olur. Bu iletişim, zorluklar karşısında sabretmesini kolaylaştırır…

 'Kıldığım namaz huzur vermedi ' diyorsanız;

1- Size namazı nasıl anlattılar?
2- Hangi ortamda namaz kıldınız?
3- Nasıl bir psikoloji ile namaz kıldınız?

Yukarıda bahsettiğim gibi anlatmışlarsa sadece 'kendi hissettiklerinden bahsetmişler' olarak algılayın… Buna rağmen kılmışsanız ve huzur bulamamışsanız kıldığınız ortamdan da kaynaklanabileceğini hesaba katın…

1- Gürültülü bir ortamda kılınan namaz tat vermez…
2- Kalabalık bir ortamda (camiiler ve namaz kılınan yerler hariç) kılınan namaz tat vermez…
3- Eğer yorgun bir halde namaza yaklaşırsanız tat alamazsınız…
4- Niçin namaz kılmanız gerektiğini bilemezseniz namazdan huzur duyamazsınız.
5- Namazla Allah'a nasıl mesaj verdiğinizi bilemezseniz namazdan tat alamazsınız
6- Namaza konsantre olamazsanız ondan zevk alamazsınız… Ve başka sebepler…

müslüman eş namaz
Eş baskısıyla kılınan namaz bir üst başlıkta açıklamaya çalıştığımız gibi Allah'ın razı olmadığı namazlardan biridir… Daha çok bayanların eşleri tarafından namaz için tehdit edildikleri görülür… Bir bayanın namaz kılmaması eşini üzer kuşkusuz… Namaz kılan bir eş şu psikolojidedir:
 'Allah'ın sevmediği, değer vermediği bir insana ben ne diye değer vereyim! Ben ailemden sorumluyum. Yarın bana sorulur. Namaz kılmayan bir insan diğer ibadetlerinde de tavizler verecektir kuşkusuz… Ailedeki diğer fertler üzerinde de olumsuz tesir yapacağından oldukça sıkıntılı günler geçecektir…

Namaz kılmayan bir eş evde gizli bir düşman olarak görülür. Bir an önce namaza başlaması istenir. Niçin namaz kılmadığı araştırılmadan, tatlı bir dille ikna edilmeye çalışmadan, ailenin diğer fertlerinden destek talebinde bulunmadan, namaz kılanların ve kılmayanların Allah katındaki konumları anlatmadan hemen namaz kılması istenir…

Eşinin hatırı için namaz kılmaya başlayan bir insan ikilem ara sında kalacaktır… Eş baskısı sonucu kılınan namaz sıkıntı vereceğinden her iki tarafın da rızası kazanılamamış olacaktır… Geçenlerde Diyarbakır'dan bir okuyucu aradı:

_ Feyzullah abi eşim namaz kılmıyor. Bu beni çok üzüyor… Ne yapmamı tavsiye edersiniz? Dedi.

Aramızda şu konuşma geçti;

> _ Evlendiğinizde namaz kılıyor muydunuz? 
_ Hayır, abi ikimiz de kılmıyorduk.
_ Eşiniz sizi seviyor mu? 
_ Seviyor abi…
_ İşin kolay o zaman… 
_ Nasıl abi? 
_ Ona Allahın vermiş olduğu ikramlardan bahset. Eşinin Allah'a karşı mahcup olmasını sağla… Ve bir süre sabret… Namazla Allah'a teşekkür edilmesinden bahset… Birkaç tavsiyede bulunduktan sonra telefonu kapadık…

Baskı sonucu namaz kılan bir insan ilerisi için ümitsiz olur… Hiçbir zaman gönülden namaz kılamayacağı kanaatine varır… Şöyle birkaç misal verelim… Herhangi bir yörenin en meşhur yemeğinin hazır olduğu bir sofraya davet ediliyorsunuz… Ama karnınız tıka basa dolu… Yoğun bir ısrar sonucu sofraya oturup birkaç kaşık alıyorsunuz… Sofraya aç oturan bir insanın alacağı lezzeti almanız imkânsızdır… Söz konusu olan yemek sizin için oldukça sıradan bir yemek türü olarak kalacak hafızalarınızda…

Namaz böyledir… Üşenerek kılınan namaz ciddi bir yorgunluk ve sıkıntı verir… Hayatı çekilmez kılar… İlerisi için ümitsizlik baş gösterir ve devam edeceğimi zannetmiyorum diyerek bırakılır… Eşi tarafından baskı altında olanlara şunları tavsiye ederim:

1- Eşinizden zaman isteyin
2- Niçin namaz kılmanız gerektiğini iyi araştırın
3- Namaz kılanlarla beraber olun bir süre
4- Kendi cennetinizi düşünün
5- Eşinize karşı cephe almayın

namaz kılmak
Namazlar farz,sünnet, müstehab  ve vacip kısımlarına ayrılmakta ve ikişer, üçer, dörder rekatlı bulunmaktadır. Eski diyanet işleri başkanı Ömer Nasuhi Bilmen hoca, işte bu namazların farzlarına, vaciblerine, sünnetlerine ve adab ölçülerine uyarak şöyle kılınmasını söyler;

1) Sabah Namazı


  Sabah namazı 4 rekattır. Sırasıyla 2 rekat sünnet 2 rekat farz çeklindedir. Sabah namazının iki rekat sünnetini kılmak için: "Niyet ettim bugünkü sabah namazının sünnetini kılmaya", diye niyet edilir. Hemen eller yukarıya kaldırılıp "Allahu Ekber" diye tekbir alınır. Ondan sonra eller bağlanır ve "Sübhaneke allahümme ve bihamdike ve tebarekesmüke ve tealâ ceddüke ve la ilahe gayrük" okunur. Arkasından"Eûzübillahimineşşeytani'r-racim Bismillahirrahmanirrahim" diyerek eûzü besmele çekilip Fatiha suresi okunur sonra "Amin" denir ve bir mikdar daha Kur'an okunur (En az bir sure ya da en az 3 kısa ayet veya 3 kısa ayete denk tek bir ayettir). Arkasından "Allahu Ekber" deyip rükuya varılır. Bu halde en az üç defa "Sübhane Rabbiye'l-Azim" denir. Sonra "Semiallahülimen hamideh" denilerek ayağa kalkılır. Ayakta "Allahumme rabbena ve lekelhamd" denilir (Rüku ile secde arasındaki doğruluşa kavme denir ki, bu halde eller yanlara salınır.). Ondan sonra "Allahu Ekber" diyerek secdeye varılır. Secde halinde de üç defa "Sübhane Rabbiyel'alâ" denir. Sonra "Allahu Ekber" denilerek kalkılır ve dizler üzerine oturulur ve bir tesbih miktarı durulur. Yine "Allahu Ekber" denilerek ikinci secdeye varılır. Bunda da üç defa "Sübhane Rabbiyel'alâ" denilir. Bununla bir rekat bitmiş olur.

  Bu ikinci secde arkasından "Allahu Ekber" denilerek ikinci rekata kalkılır. Tam ayakta iken yalnız besmele çekilir. Fatiha suresi ve bir mikdar daha Kur'an okunur. Birinci rekatta olduğu gibi, rüku ve secde yapılır. İkinci secdeden sonra oturulur ki, buna "Ka'de = Oturuş" denir. Burada "Ettehiyyatü lillâhî ve Allahumme Salli ve Barik, Rabbena atina" diyerek dualar sonuna kadar okunur. Sonra "Esselâmü Aleyküm ve Rahmetullah" diyerek sağ tarafa ve yine "Esselâmü Aleyküm ve Rahmetullah" diyerek sol tarafa selam verilir. Böylece iki rekatlı namaz bitmiş olur.

  Bütün bu tekbirler, tesbihler ve kıraatlar, yalnız namaz kılanın işitebileceği bir sesle gizlice yapılır.

  Sabah Namazının iki rekât Farzına gelince: Önce yalnız erkeklere mahsus olmak üzere ikamet getirilir. Sonra "Bugünkü sabah namazının farzını kılmaya" diye niyet edilir. Eller kaldırılarak "Allahu Ekber" diye namaza başlanıp eller bağlanır. Sabah namazının sünnetinde bildirildiği gibi iki rekat kılınır ve tamamlanmış olur. Yalnız sabah namazlarının farzlarında Fatiha'dan sonra biraz fazla Kur'an okunması sünnettir. Bu sünnetin en az derecesi kırk ayettir. Bununla beraber üç kısa ayet de okunması caizdir. Vaktin çıkmasından korkulduğu zaman az ayet okunur. Öyle ki, yalnız Fatiha ile veya birkaç ayet ile yetinilir.

  Yalnız başına bu sabah namazının farzını kılan kimse, tekbirleri ve "Semiallahu limen hamideh" cümlesini, Fatiha'yı ve ekleyeceği ayetleri aşikare olarak okuyabilir.

Namazda yapılan tesbihatler ve anlamlarına sitemizden ulaşabilirsiniz.

2) Öğle Namazı


Öğle namazı 10 rekattır. Sırasıyla ilk sünnet 4 rekat, farz 4 rekat ve son sünnet 2 rekattır. Öğle namazının ilk dört rekat sünnetinin evvelki iki rekatı, tam sabah namazının iki rekat sünneti gibi kılınır. Yalnız bunda niyet "Bugünkü öğle namazının ilk sünnetine" diye yapılır. Bir de bunda ikinci rekattan sonraki oturuş, son oturuş değil, birinci oturuş (ka'de) olduğundan bu oturuşta yalnız "Tahiyyat" okunur. Sonra "Allahu Ekber" deyip ayağa kalkılır. Yalnız besmele, Fatiha ve bir mikdar da Kur'an okunarak yukarda bildirildiği şekilde, rükû ve secde yapılır. Ondan sonra dördüncü rekat için "Allahu Ekber" denilerek ayağa kalkılır. Bunda da yalnız besmele ile Fatiha ve bir mikdar da Kur'an okunarak yine bildirildiği gibi, rükû ve secdelere varılır. Sonra oturulur; bu oturuş son ka'dedir. Bunda da Tahiyyat okunduktan sonra, Salli ve Barik, Rabbena atina duaları tamamen okunup, yazdığımız şekilde, iki tarafa selam verilir. Böylece bu dört rekat sünnet kılınmış olur.

Öğle Namazının Dört Rekat Farzına Gelince: Sünnetten sonra namaza aykırı bir iş yapmadan ayağa kalkılır. İkamet getirilir. O günkü öğle namazının farzını kılmaya niyet edilir. Eller yukarıya kaldırılarak "Allahu Ekber" diye tekbir alınır. İlk iki rekatı sabah namazının iki rekat farzı gibi kılınır. Ancak bu iki rekattan sonraki oturuş, birinci ka'de olduğundan bunda yalnız "Tahiyyat" okunur. Ondan sonra "Allahu Ekber" denilerek üçüncü rekata kalkılır. Yalnız Besmele ile Fatiha okunur. Anlatıldığı gibi rükû ve secdelere varılır. Sonra "Allahu Ekber" diyerek dördüncü rekata kalkılır. Besmele ile yalnız Fatiha suresi okunarak rükû ve secdelere gidilir. Sonra oturulur. Bu oturuş son ka'dedir. Bunda "Tahiyyat" okunduktan sonra"Salli ve Barik, Rabbenâ âtinâ" duaları okunur ve iki tarafa selam verilir. Böylece öğlenin farzı bitmiş olur.

Öğlenin farzında okunacak ayetler, sabah namazında okunacak mikdardan daha az olur.

Öğlenin Son İki Rekat Sünnetine Gelince: Bu da, "Bugünkü öğle namazının son sünnetini kılmaya" diye niyet edilip tamamen sabah namazının sünneti gibi kılınır. Bu son sünneti dört rekat kılmak müstahabdır. O zaman ya her iki rekatta bir selam verilir veya dört rekatın sonunda selam verilir. Dört rekat sorumda selam verilince, ilk oturuşta yalnız "Rabbena atina" duası okunmaz. Üçüncü rekat için tekbir alınarak ayağa kalkınca yine "Sübhaneke" okunur. Sonra bu son iki rekat evvelki iki rekat gibi kılınır.

Yalnız başına namaz kılan kimse, öğle namazlarının hem sünnetlerinde, hem de farzında kıraati, tekbirleri, tesbih ve tahmidleri gizlice yapar.

3) İkindi Namazı


İkindi namazı 8 rekattır. Sırasıyla 4rekat sünnet 4 rekat farz şeklindedir. İkindi namazının dört rekat sünnetinin her iki rekatı, müstakil (iki rekatlı) namaz gibidir. Onun için bu dört rekatın her iki rekatı (şef'î) tamamen sabah namazının iki rekat sünneti gibi kılınır.

Şöyle ki: Önce o günkü ikindi namazının sünnetini kılmaya niyet edilir. Bu namazın ilk iki rekatı bildirildiği gibi kılınınca oturulur. Bu oturuş, son oturuş demektir. Bunda "Tahiyyat ve salavatlar" okunur. Yalnız "Rabbena atina" duası okunmaz. Sonra "Allahu Ekber" diyerek üçüncü rekata kalkılır. Sübhaneke ve Eûzü Besmele'den sonra Fatiha ile bir mikdar ayet okunarak rükûya ve secdelere varılır. Ondan sonra tekbir ile dördüncü rekata kalkılarak yalnız Besmele ile Fatiha ve bir mikdar da Kur'an okunur. Sonra yine rükû ve secdelere varılır. Ondan sonra oturulur. Bu son oturuş olduğu için bunda "Tahiyyat ile Salavatlar" ve "Rabbenâ âtinâ" okunur ve iki tarafa selam verilir.

İkindi Namazının Farzına Gelince: Bu da tamamen öğle namazının farzı gibi kılınır. Yalnız niyet değişir. O günkü ikindinin farz namazını kılmaya niyet edilir.

Tek başına namaz kılan kimse, ikinci namazının sünnetini de, farzını da öğle namazı gibi gizli okuyarak kılar.

4) Akşam Namazı


Akşam namazı 5 rekattır. Sırasıyla 3 rekat farz, 2 rekat sünnettir. Akşam namazının üç rekat farzı, öğle ile ikindi namazlarının ilk üç rekat farzları gibi kılınır. Şöyle ki: O günün akşam namazının farzını kılmaya niyet edilip namaza tekbir ile başlanır. Yukarda açıklandığı üzere ilk iki rekatı kılınarak oturulur. Bu, birinci oturuştur. Bunda yalnız "Tahiyyat" okunur. Ondan sonra üçüncü rekata kalkılarak yalnız besmele ile Fatiha suresi okunur. Sonra "Allahu Ekber" denilerek rükû ve secdelere varılır. Ondan sonra oturulur ki, bu da son oturuştur. Bunda "Tahiyyat ile Salavatlar" ve "Rabbenâ âtinâ" okunur, iki tarafa selam verilir.


Akşam namazının farzında vaktin darlığından dolayı kısa sureler okunur.
Akşam Namazının Sünnetine Gelince: Bu da "Bu akşam namazının sünnetini kılmaya" diye niyet edilip tam sabah namazının sünneti gibi kılınır. Bu sünneti altı rekat olarak kılmak ise müstahabdır. Bu halde her iki rekatta bir selam vermeli ve aynı şekilde her iki rekatı kılmalıdır. Bununla beraber dört rekatında bir selam verilip ikindi namazının sünneti gibi de kılınabilir. Bu ziyade olan dört rekat namaza "Salât-ı Evvabîn" denir. Bunun çok sevabı vardır.

Tek başına akşam namazının farzını kılan kimse, onu sabah namazının farzı gibi aşikare de kılabilir.

5) Yatsı Namazı

  Yatsı namazı 13 rekattır. Sırasıyla 4 rekat ilk sünnet, 4 rekat farz, 2 rekat son sünnet ve son olarak 3 rekat vitir vacip şeklindedir.Yatsı namazının ilk dört rekat sünneti, tamamen ikindi namazının dört rekat sünneti gibi kılınır. Dört rekat farzı da, tamamen öğle ve ikindi namazlarının farzları gibi kılınır. İki rekat son sünnetine gelince, bu da tamamen sabah ve akşam namazlarının iki rekat sünnetleri gibi kılınır. Yalnız niyetler değişir, yatsı namazının farzına ve sünnetine niyet edilir. Yatsı namazının son sünneti de, dört rekat olarak kılınabilir. Bu halde tamamen ilk dört rekat gibi kılınır. Bununla beraber iki rekatta bir selam vermek sureti ile de kılınabilir. Bu takdirde her iki rekatın ka'desinde "Tahiyyat ile Salavatlar" ve "Rabbena atina" duası okunur. Geceleyin kılınan nafile namazlarda daha faziletli olan, böyle iki rekatta bir selam vermektir.

  Tek başına namaz kılan kimse, yatsı namazının farzını sabah namazının farzı gibi namaz surelerini sesli okuyarak da kılabilir.

6) Vitir Namazı


  Üç rekattan oluşan vitir namazı şöyle kılınır: Önce o günün vitir namazını kılmaya niyet edilir. "Allahu Ekber" denilerek namaza başlanır. Sübhaneke okunduktan sonra "Eûzü Besmele" çekilerek Fatiha okunur. Arkasından bir mikdar daha Kur'an-ı Kerîm okunur. Açıklandığı şekilde rükû ve secdelere gidilir. Sonra ikinci rekata kalkılır ve yalnız besmele ile Fatiha suresi ve bir mikdar daha Kur'an-ı Kerîm okunarak yine rükû ve secdelere varılır. Ondan sonra oturulur. Bu oturuş birinci ka'dedir. Bunda yalnız "Tahiyyat" okunur. Ondan sonra "Allahu Ekber" denilerek üçüncü rekata kalkılır. Bunda da yalnız Besmele ile Fatiha ve bir mikdar daha Kur'an-ı Kerîm okunarak daha ayakta iken eller kaldırılıp "Allahu Ekber" diye tekbir alınır. Tekrar eller bağlanıp ayakta "Kunut" duası okunur. Sonra "Allahu Ekber" diye rükû ve secdelere gidilir. Ondan sonra oturulur. Bu da son oturuşdur. Bunda da bildiğimiz gibi "Tahiyyat ile Salavatlar" ve "Rabbenâ âtinâ" duası okunarak iki tarafa selam verilir.

  İmam Şafii'ye göre, vitirde Kunut duasını okumak, ramazanın son yarısına mahsustur ve rükudan kalkınca, okunur. Şafii'lere göre vitir namazının en azı bir rekat, en çoğu da on bir rekattır.

 Abdestin nasul alınması gerektiğini buradan öğrenebilirsiniz.
 Tüm namazların kaç rekat olduğunu toplu olarak görmek için buradan yararlanabilirsiniz.

namaz rekatları

Namaz Rekatları Kaçtır ? Hangi Vakit Kaç Rekattır ? 

"Şüphesiz ki namaz hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar." (Ankebût Sûresi - 45)

Sabah Namazı - 4 Rekattır 

Sünnet : 2 Rekat
Farz : 2 Rekat

Öğle Namazı - 10 Rekattır

İlk Sünnet : 4 Rekat
Farz : 4 Rekat
Son Sünnet : 2 Rekat

İkindi Namazı - 8 Rekattır

Sünnet : 4 Rekat
Farz : 4 Rekat

Akşam Namazı - 5 Rekattır 

Farz : 3 Rekat
Sünnet : 2 Rekat

Yatsı Namazı - 13 Rekattır

İlk Sünnet : 4 Rekat
Farz : 4 Rekat
Son Sünnet : 2 Rekat
Vitir Vacip: 3 Rekat

 Mail aracılığı ile internette dolaşan ve namaz bahanelerini insanın yüzüne vurarcasına, resimlerle güzel bire şekilde anlatan aşağıdaki yazıyı lütfen sizde okuyun ve herkese okutturmaya çalışın. Gerçekten okuyunca sizde yazılanlara gönülden hak vereceksiniz.

Evet mi , Hayır mı ?
Namaz kılıyor musun?

Evet ise sorun yok Cenab-ı Allah kabul buyursun İnşallah…
                                               
Hayır ise lütfen okuyun ve biraz düşünün…

Neden namaz kılmıyorsun?

Namaz kılmamak için bir sebebin mi var yoksa?

Namaz kılacak vaktin yok değil mi? Ya da Namazdan daha önemli bir işin ya da
Allah’a kulluğu unuttuğumuzdan.
Sence hangisi ?
Ama onların da yoktu !


Savaş hiç durulmuyordu aksine gittikçe kızgınlaşıyordu, bu arada ikindi vakti çıkmak üzereydi, ama kılacak zamanda yoktu müslümanların karşısında en az on katı düşman vardı, kenara çekilipte namaza duramazdın, ya da namazı kılmıyacaksın değil mi bence en kolayı bu !


Ya onlar ne yaptı Peygamberimiz 300 kişilik ordusunu ikiye ayırdı yarısı geriye çekildi, diğer yarısı daha ileri atıldı ve daha bir kuvvetle savaştı, ve geriye çekilenler Peygamberimizin imamlığında namazlarını kıldılar; bitince de diğerleri ile yer değiştirip onlar savaşmaya başladı diğerleri geri çekilip namazı eda ettiler.

Sence onların zamanı var mıydı ?
Ya da bunların zamanı var mı ?


Yok değil mi ?
 

Yeriniz mi yok…..?

Sence onların yeri var mı?



Bu da tutmadı başka yok mu bahanen ?

Ya da yolculuk yapıyorsundur değil mi, kılacak yer yok ki olsa kılardın…!!!Peki onların var mı?

 


Ya da insanlar ne der diye aklına mı geldi ?

Peki ya buna ne derlerdi…..!??

 
Utanılacak bir şey değilmi…..!

Çok aşırı yogunsun değil mi evde toptan kılarsın hepsini nede olsa kazaya bırakırız öyle kolaylık var…!!!


Bir vakit namazı terkedene 80 sene azâb olunacaktır, şeklinde hüküm yer almıştır buna dayanabilecekmisin ???

Peki ya hiç kılmayan !



Allah (cc) buyuruyor ki:
‘Kitablarını sağlarından alanlar cennettedirler. Mücrimler hakkında sorarlar: ‘Sizi cehennem çukuruna ne sürükledi?’ Mücrimler diyecekler ki: ‘Biz (dünyada) namaz kılanlardan değildik. Yoksullara yedirmiyorduk. Batıla dalanlarla birlikte dalıyorduk. Kıyamet gününü de yalanlardık. Ta ki ölüm bize gelene kadar (bu hal üzerindeydik) ‘

(Müddessir Suresi: 40-47)


Cabir ibn Abdullah (ra)’den rivayet edilmiştir. Nebi (sav) buyurmuştur ki:
‘İman’la küfür arasındaki şey namazı terk etmektir.’
(Tirmizi: 2618, Kitabu’s-Salat: 887 ve İbni Ebi Şeybe İman: 44 sahih olarak rivayet etmişlerdir.)


Bir düşün bakalım bu kadar vakti ne için harcıyorsun, dünyalık için değil mi?


İyi para kazanayım, rahat yaşayayım, param pulum olsun hepsi bunun için değil mi?Bir daha düşün sen önce, kim götürmüş bir bez parcasından başka bir şey, orada rahat etmek için kim biriktirebilmiş veya götürebilmiş kazandıklarını?

Hesabını veremediğinde en istemediğin azab şekli sana yapılmayacak mı…?
Bakamıyormusun yoksa…?

 Bunlar kadar genç misin sen, ama bak onlar kılıyor neden?


Namaza yetişmek için koşan bir çocuğa Hz.Ömer(RA) ‘Sen daha çocuksun bu kadar telaş etmene gerek yok sen daha çocuksun namaz sana farz değildemişti de çocuk cevap vermişti:

‘Amca, amca! Bu işin büğüyü küçüğü olur mu? Daha dün mahallemizde bir çocuk öldü.
Üstelik benden de küçüktü. Ölüm denen gerçeğin büyük küçük ayırdığı yok.
En iyisi her yaşta buna hazır olmalı.



Hem bu yaşta namaza alışmazsam, büyüyünce zor gelebilir.

Sen hâla gencim de…?

Öyle dememiş mi Peygamberimiz ‘namazda şifa var’ kalk bi kıl bakalım namazını hastalığın kalıyor mu o zaman???Bak oda hasta üstelik kaç yaşına gelmiş…!!!

                                         

Ama ayakta duramıyorsun değil mi?

Oturarak kıl, oturamıyorsunda (yatalaksın)

O zaman da gözlerinle kıl bak bu kadar kolaylık var, eminim başka bahanelerinde vardır değil mi?

Yaa boş ver hem sen niye namaz kılacaksın önemli olan kalp değil mi? Senin kalbin temiz kılsan ne olacak ki?

O ‘Güzeller Güzeli’ Hz. Muhammed(SAV)’in kalbi kapkara mıydı, pislik içinde miydi de, ayaklarının altı şişinceye kadar namaz kılardı?Eee gördün mü kalbin Efendimizin kalbinden de mi temiz acaba???

hatta uyanamam diye uyumazdın o gece, peki seni çağıran senin rabbin…!?
Yaa boşver değil mi????

Ya böyle bir ilan görsen ne yapardın acaba ? 

 


Ama gitmezdin değil mi değmez onun için felan uykunu bozmana, sen mi gitmeyeceksin bari yalan söyleme ilk sen olmak için geceyi orda geçirirdin…!!!

Dur şimdi zaten yoruldun bütün gün birde bu arada namaz olur mu ?

Ya akşam namazı ???
Ooo sende yaaa daha eve gidilecek, yemek yenilecek, zaten akşam vakti de kısa yetişemiyorsun degil mi?
Yatsı namazını hiç sorma değil mi ?
O saatte namaz mı kılınır yemek yedik güzelce tıka basa doldum kanepeye uzanıp dizi, film izleme vakti dimi aaa…!



Bunlara bulabiliyorsun değil mi vakit aman sende çok oldun dur bi dizi izleyecegiz 1 saat şurda ?


1 :ÖLÜ İSEN
2: DELi İSEN
3: BEBEK İSEN
4: HAYVAN İSEN
5: İNKARCI (KAFiR) İSEN
Ama yok, nasıl olur sen Ölü veya Deli değilsin, üstelik kocaman Adam‘sın ve İnsan‘sın, Allah korusun Kafir‘de değilsin, demek ki NAMAZ’dan kurtulamazsın...
Hem bak doğada her şey ‘O’ na SECDE ediyor sen daha ne duruyorsun ?


Mihraba vuran ışık namaz kılan insan siluetini andırıyor !!!


Ya bu kayaya ne demeli kimbilir ne sırlar saklı…!!!


Ağaçlar bile secde ediyor, ibret almalı…!!!




Biliyorum sen onlar gibi namaz kılamazsın, onlar gibi olsan zaten bahane uydurmaz,


namaz kılmak için kendine yollar arardın bu zamanda… Nasıl mı namaz kılacaksın ?

Artık çoğu böyle kılmıyormu dikkatli bakın…???

Aah işte !!!

Böyle değil………………..
Öyle bir namaz kılacaksin ki Mevlana’ca:



Namaza tekbirle girmek,‘İlahi, biz senin huzurunda kurban olduk’ demektir. Tekbir getirerek kurban kesildi gibi, tekbirle namaza başlamak da, ‘Allah’ım canımız sana feda olsun’ anlamındadır.
Namazda kıyama durmak, Allah’ın huzurunda kıyametteki muhasebeyi hatırlatır. Kul, biraz sonraki hakkıyla yerine getiremediği kulundan ve işlediği günahlardan dolayı,

utancından ayakta durmaya dermanı kalmaz, rükuya eğilir.
Başı rükuda iken ‘Hak’kın suallerine cevap ver’ diye ilahi ferman gelir. Kul, rükudan başını mahcup olarak kaldırır. Ayakta duramaz, yüzüstü secdeye kapanır.

Tekrar ona, ‘Secdeden başını kaldır! Yapmış olduklarından haber ver’ diye ferman gelir. O, yine mahcup bir halde başını kaldırsa da, tekrar yüz üstü kapanır.

Var mısın böyle namaz kılmaya ?
 

Veysel Karani gibi geceleri gündüzleri namazla geçirmeye var mısın?
Öyle güzel bir namaz kılarmış ki mübarek, bir geceyi sadece kıyamda, diğer bir geceyi sadece rükuda, diğer bir geceyi de sadece secdede geçirirmiş…

Hz. Ali(RA) gibi, savaşta yediği okun acısından cıkaramıyorlar, ancak Hz. Ali(RA) namaza durunca çıkarıyorlar hem de kılı bile kıpırdamıyor, soranlara da ‘Biz namaz kılarken can kuşumuzu salıveririz’ demiş mübarek insan, var mısın böyle namaz kılmaya ?Hz.Rabia gibi, gözlerinde yaş kalmayıncaya kadar namaz da ağlamaya var mısın?

siz ondan güçlüsünüz, siz ona hükmedersiniz hadi kırın onun gücünü…Biliyorum yapacaksın sen bunu hadi o zaman bak Bilal-i Habeşi(RA) ezanı okumaya başladı
Öyle bir namaz kılacaksin ki ezanı okuyan Bilal-i Habeşi olacak, namaz kıldığın yer Mescid-i Haram(KABE) olacak ve İmamın Hz. Muhammed Mustafa olacak ve Hz. Ebubekir, Hz. Ömer,
Hz. Osman, Hz. Ali ve Sahabe-i Kiram ile birlikte namaza duracaksın… Öyle bir namaz kılacaksın ki, sırat köprüsünün üzerinde olacaksın aşağısı cehennem ve karşısında YÜCELER YÜCESİ ALLAHÜ TEALA ve Meleklerle saf tutarak…
Haydi şimdi namaz zamanı, haydi şimdi kurtuluş zamanı…
Önünde bunlar var… her isteğinin gerçekleşeceği sonsuz yaşam yurdu CENNET var….

KURTAR KENDİNİ…

Lütfen herkese yollayın iyiliği emreden topluluk olalım ve biz de her namaza başlayan kardeşimizle birlikte ecir kazanalım…
Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır.
(Al-i İmran Suresi, 104)
Hadi ey kalbim durma artık tövbe et ve Yaradanına en güzel hamdini sun, temizle kalbini pislikten, dünyalıktan ve kula yakışır bir şekilde MEVLA’ya yaklaş…
Ve O GÜZELLER GÜZELİ Peygamberimiz, namazı en güzel kılan O kimse onun gibi kılamazdı, var mısın onun ümmeti olarak namaz kılmaya?
 
Yemeğini yemeden öğleyi geçirmiyorsun belkide zevkini çıkara çıkara
1 saatte yersin yemeği değil mi, yemek daha önemli değil mi ?

Ya ikindi ne olacak ?
Değil, değil mi?


Bu da olmadı var mı başka bahanen kalmadı mı yoksa uyduracak bir şeyler?

Bahanelerini dinleme(me)k isterim veya dur bunlarıda ben tahmin edeğim…
Sabah namazına uyanamıyorsun, sabahın köründe kim kalkacak ki uykunu mahvedeceksin değil mi?
Ya aşık olduğun kız yada erkek
Seninle sabah 5′de buluşalım deseydi sen ne yapardın saatini kurar erkenden yatardın,
Kafanla kıl o zaman, yoksa tamamen felç mi geçirdin (şimdi yırttın galiba) zannetme ki yırttın!!!
Aaa olmadı hastasın değil mi onun için kılamıyorsun, özür dilerim…
Ama iyileşmen için namaz kılman gerektiğini biliyor musun?

Oraya gittiğinde ilk sorulacak soru ne biliyor musun?
Yaa o zaman ne cevap vereceksin, vaktim yok diyemezsin, yer bulamadım diyemezsin, işim vardı diyemezsin değil mi?
Belki şunu dersin: ‘Bu kadar çabuk beklemiyordum ölümü yoksa kılacaktım ileride namazımı kaza namazıda kılacaktım’… ama senin yaşın genç daha yaşlanınca kılarsın değil mi hem o zaman bol bol vaktinde olacak, ya yaşlanamazsan…?
 

Ya sen namaz kılmadan, senin namazını kılarlarsa…!!???

Ya bu dar ve soğuk kabirde ne diyeceksin ben çok yogundum namaz kılamadım sana kul olamadım mı diyeceksin……………………..???



Ya azab bu kadar çetin olursa ya Namazın yoksa..?
Ya Bedir Savaşına ne demeli:
Ne olabilir ki namazdan önemli olan sebep?

 Şimdi bunları okuyan kardeşim. Haydi ! şuan nerede olursan ol eğer yakınlarıdna abdest alacak bir yer varsa hemen oturduğun yerden kalk ve gidip abdest al. Ardından 2 rekat namaz kılıp yüce Allah'tan bugüne kadar kılmadığın namazlar için af dileyip tevbe et. Ardından bir sonraki vakit namazını bekle. Ve o vakit namazıyla beraber bundan sonraki namazalarını eksiksiz kıl. Hayatının geri kalanında namazını tam anlamıyla eda eden, 5 vakit namazını kılan salih kullardan ol. Allah, eğer bu yazıyı okumayı sana nasip etmişse bilki unutulmamışsın ve yüce Rabbim, kendisine ulaşman için bu şekilde türlü türlü yollar gösteriyor sana. Bilki kendi pisliğinde boğulan onca kişi varken ve hiçbirinin aklında "Allah" kelimesi bile yokken, sana burada namaza davet eden bir yazıyı okumak nasip oluyor ! Bu bir tesadüf değil. Haydi şimdi kalk ve namaza koş, Rabbin bu yazıyı okduğunu ve aklından geçenleri biliyor ! O, huzuruna çıkmanı ve seni tertemiz bir kul yapmayı bekliyor...

" (Ey insanoğlu!) sana gelen her iyilik Allahtandır, sana ne kötülük dokunursa kendindendir. Ey Muhammed! Biz seni bütün insanlara bir elçi olarak gönderdik. Buna şahit olarak da Allah yeter. (Nisa Suresi,Ayet 79) "

Author Name

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *