islamda hurafeler, uydurmalar
İndirilen Din, Uydurulan Din ! 
" Yoksa ( o müşrikler ), yerden bir takım tanrılar edindiler de, ( ölüleri ) onlar mı diriltecekler?"( Enbiyâ sûresi, âyet 21 )

    " Allah'ı bırakıp da taptıklarınız, sizin ve atalarınızın taktığı bir takım isimlerden başka bir şey değildir. Allah onlar hakkında herhangi bir delil indirmemiştir. Hüküm sadece Allah'a aittir. O size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler." ( Yusuf sûresi, âyet 40 )
    Evet, bu günkü konumda iki dinden bahsedeceğim. " İndirilen din, uydurulan din"den... Yani, bir tarafta, Allah'ın emrettiği, Resulullah'ın (sav) tebliğ buyurduğu din, diğeri de, hali hazır içerisinde debelenip durduğumuz uydurma, hurafe, bid'at, beşerî kimlikli davranışlardır. Aziz peygamberimiz (sav) bu mevzuda şöyle buyurur: " İleri ki zamanlar da benim ümmetim içinden şirretler çıkacaktır." ikazında bulunmuştur. Hakikaten, hurafe ve eklentilere meftun olmuş bir zata varıp deseniz ki, Allah'tan kork!.. Allah'ın emirleri, Resulullah (sav)'in sünneti dışında dine her hangi bir eklenti de bulunma!. deseniz. Vallahi, o an bittiğiniz, bütün hışımları üzerinize çektiğiniz andır. Çünkü, nice insanlara göre, hurafe dinleşmiş, din kabul edilmiş bir husustur.

   Üzülerek, teessürle belirtelim ki, yaşadığımız din uydurulan dindir. Hangi alana varsak, evlere, mescitlere, mabetlere, merasimlere, toplantılara her yerde bir çıkmaz, bir gösteriş, bir uydurma göze çarpmaktadır. Ne kadar çırpınsanız, ne kadar ezilseniz, üzülseniz nafile.. Çünkü, uydurmalar, eklentiler Müslümanların tüm vücud organizmalarına bir virüs gibi sirayet etmiş vücudları işgal etmiş durumdadır.

    Dozajı ne kadar yüksek tebliğlerde bulunsanız, vaazlar etseniz, Kur'an ayetlerini delil getirseniz, tu-kaka ediliyor, yuhalanıyorsunuz. ' din düşmanı, hain, reformist' gibi yakışıksız, çirkin, ayıp sıfatlarla yüz yüze geliyorsunuz. Oysa, mes'elenin azıcık dibacesini kurcalarsak, hurafenin, uydurmanın ne zamandan beri ümmetin başına bela ve tebelleş olduğu kendiliğinden anlaşılacaktır. Buyurun:

    " Bize düşen, Emevi saltanatının kendi şahsi görüşlerini dine fatura  ederek başlattıkları yozlaştırmaya, Kur'an'a giderek son vermektir. Böylelikle insanla çelişik hale getirilen din insanla barıştırılacaktır. Çözüm yolu reform değil; Kur'an'a uygunluğu ve dönüşü hayata geçirmek, uydurulan sahte kuralları reddetmektir. Bu hareket mezhepleri birleştirme hareketi de değildir. Zaten uydurmanın birleşmesi  de olmaz. Din tektir ve uydurma olanlar atılacaktır. Mezhepler üstü, uydurmalara dayanmayan Kur'an, temel ve tek dini kaynak olarak  ortaya çıkmalıdır.

    Emeviler ve Abbasiler Allah'ın dini olan İslam'da reform yapmışlardır ve sırf İslam olan dini Hanefi İslamı, Şafii İslamı gibi isimleri dönüştürerek Allah'tan olanı insansal olana çevirmişlerdir. Bu gün yapılması gereken, Allah'ın dininde reform değil, olsa olsa uydurulan dinde reformdur; yani yeniden yapılanmadır. Bu da aslında bir reformdan ziyade öze dönüştür." ( tevhidnesli[.]de) Bu gün, yaşadığımız İslam kısaca budur. Emeviyye kodamanlarının, Abbasi Ehl-i Beyt hasımlarının ortaya sürdükleri, ümmetin başına bela ve musibet yaptıkları dindir. Örneğin, İslam'ın özü ile, Kur'an'la kat'iyyen bağdaşmayan hanedanlık, krallık, babadan-oğula tevarüs, Kur'an'ın tepesine vurulmuş, özgürlüğe, insan hak ve hürriyetlerini el ense edilmiş büyük ayıplardır.
   Onun içindir ki, acilen, bir an önce yapılması lazım olan şey, Kur'an'a, Kur'an Müslümanlığına dönüştür. Vallahi, tüm bunlar yapıldığı zaman görülecektir ki, Müslümanlar rahat, camiler huzurlu, yapılan ibadetlerden, hatimlerden,okunan Yasinlerden haz ve lezzet alınacaktır. Rabbim!.. Arzu edilen bu günleri, bu anları lütfetsin.. Uydurulan dinin şerrinden masun ve muhafaza eylesin. Âmin!.. Selam ve dua ile.. 
    Şerafettin Özdemir/Hollanda  

İndirilen din, uydurulan din. Yani, bir tarafta, Allah'ın emrettiği, Resulullah'ın (sav) tebliğ buyurduğu din, diğeri de, hali hazır içerisinde debelenip durduğumuz uydurma, hurafe, bid'at, beşerî kimlikli davranışlardır.

Yorum Gönder

Author Name

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *